-21-

2K 68 6
                                    

Hastaneden çıkmıştım ama bu sefer de evde rahat bırakmıyorlardı. Bana göre hastanede tanıştığım ama onlara göre 1 yıldan uzun süredir arkadaş olduğumuz insanların gözleri tarafından taciz ediliyordum. 

"Bir şeye ihtiyacın var mı?" diyerek belki de günde beş yüz milyon kere sorduğu soruyu tekrar sordu Acar. 

"Acar, eğer gün içinde bir daha bu soruyu sorarsan seni ekmek bıçağıyla doğrarım." 

"Ama ben seni merak ettiğim için-" 

"Beni niye merak ediyorsunuz ya! Arkadaşız diye sürekli etrafımda olmanıza gerek yok." 

"Ve birde hastasın diye etrafındayız." diyerek bilerek eksik söylediğim cümleyi tamamladı Murat.

"Bakın arkadaşlar." odamda olan dört kişiye göz gezdirerek devam ettim. 

"Beni tek başıma bırakabilirsiniz. Tek başıma kalınca ölmeyeceğim. Yalnız olmak istiyorum. Etrafımda birisi olmasın istiyorum. Kafa dinlemek istiyorum. Kendime bakabileceğim yaştayım. Bu yüzden sizi kovmak gibi olsun, evimi terk edin." 

Aylin itiraz edecek gibi duruyordu ama Emir hepsine attığı tek bir bakışla hepsi beraber odamdan çıktılar. Aynı şekilde bir süre sonra evimden de çıktıklarını gösteren kapı sesini duydum.  Rahat bir nefes alırken uzandığım koltuktan kalktım. 

Yatağımın yanındaki komodine doğru yaklaştım. İki çekmeceli komodinin ikinci çekmecesini açtım. İç çamaşırlarımın altında duran günlüğümü elime alıp, sayfalarını karıştırmaya başladım. 

En son hatırladığım tarihten sonraki sayfaları dikkatle okumaya başladım. 

18/03/****

Her zamanki Şeyma işte. Yine kavga yine kavga. Keşke her istediğimiz insanı ortadan kaldırabilsek. Bu arada Yaren bana çikolatalı süt aldı. İyi biri ama arkadaşım olmak için uygun değil. 



21/03/****

Bugün pek bir olay olmadı. Şeyma hasta olacak galiba. Hadi inşallah. Matematikçi sınav yapacağım dedi. Sanırım sınıfın yarısı sınavdan düşük alacak. Kendime not: Bu sınava çalış!!!


01/04/****

Günlüğümü kaybettiğimde kalbime indi. Neyse ki dolabımın arkasına düşmüş. Sanırım artık günlüğe yeni yer yapma zamanı. 


12/04/****

Bugün yeni biriyle tanıştım. Adı Sinan. Kendisi de ismi kadar karizmatik. Ve baya yakışıklı. Barda tanışmış olsak da iyi birine benziyor. Diğerleri gibi şerefsiz değil. Sanırım onunla daha çok görüşeceğiz. 


17/04/****

İşten atıldım. Aslında istifa da olabilir. Şerefsiz patron. 


18/04/****

Bugün Sinan'la tekrar karşılaştık. Denizde kayalıklarda otururken yanıma geldi ve konuştuk. Uzun süreden sonra tekrardan arkadaş edindim. Dikkatli olmalıyım. Bir kazık daha yememelisin Balım! 


20/04/****

Sinan çok hoş çocuk ama bana YALAN SÖYLEDİ! Yalanın affı yoktur sözümü her zamanki gibi uyguluyorum. Belki de en başından beri arkadaş olmamalıydım. Zaten birkaç gündür tanıdığım bir çocuktan ne bekliyordum ki. 


22/04/****

Hala bir nevi yalan söylemiş durumunda ama Sinan'ı affediyorum. Evlatlık olması onun suçu değil. Ama en azından en başta bana ailem yok derken beni evlatlık alan bir abim var diyebilirdi. Yine de onu suçlamıyorum. Şimdilik kelepçe olayını unutmam gerek. 


25/04/****


Sinan manyak çıktı. Gerçi onda manyak olma potansiyeli vardı ama ne bileyim. Şeyma'ya sevgili olduğumuzu söylemesi!!! Kalbim bir an durdu sandım. Sanırım Sinan'dan azıcık hoşlanıyor olabilirim. Hayır! Tekrar aynı hataya düşmeyeceksin Balım! 



Bir süre sonra günlükte sadece Sinan'dan bahsetmesi garibime gitse de silik silik gördüğüm görüntüler aklıma doluştukça başım ağrımaya başlıyordu ve düşünemiyordum. 


Geçmeyen başımın ağrısıyla günlüğü yerine koyup, yatağa uzandım. Üstümü ince pikeyle örterken, başımın ağrısının geçmesi için dua ederek uyumak için gözlerimi yumdum. 



**********


Merhaba sevgili okuyucularım,

Yeni bölümle bardayım. Umarım güzel bir bölüm olmuştur. Desteklemeyi unutmayın. Keyifli okumalar!!! (Belki anlamazsınız diye buraya yazıyorum. Tarihlerdeki yıldızların anlamı, hikayeye ekleyecek yıl bulamamdan kaynaklanıyor.) 

:))))))




HAYATIM // YARI TEXTİNG \\Where stories live. Discover now