Cold FLOW

''Soğuk Kan(!)''

Hislerim için doğru bir şey söyleyemezdim, onlar karmaşıktı fakat hissediyordum. İlk defa çelimsiz kalışımı, kaybedişimi, kazanışımı ve aşkı hissediyordum. Ama bir sorun vardı; Lanet ile kaplı sihre nasıl aşık olabilirdi insan? Ben ne yapacağımı bilemiyordum. Kurtar beni!

Soğuk, kan dolu şişelerin üzerinde parmaklarımı gezindirirken içim ürperti ile doldu, bir şeyler yanlış gidiyordu. Elbette yanlış gidecekti, bu insan hayatında 'Genel' olan şey değil miydi? Durun biraz, insan mı dedim? Hayır, kesinlikle insan değilim. Kesinlikle bu çöp tenekesinin içinde ki minyoncuk değilim, ben benim ve bu dünyada nasıl mahvolduğumu bilenim. Sen, beni lanetleyen erkek, umarım lanetlenmiş bedeninle kaçmayı başarabilirsin.

Yıl:1810

 (1 HAFTA ÖNCE)

'' Sevgili aptal günlük,

 

Ah, sevgilim! Mektupla günlüğümü karıştırmış olmalıyım üzgünüm... Açıkçası elimde başka kağıt kalmadı, sevgili sevgilim. Ailem yarın akşam Bohow ailesi ile tanışacak, kötü haber: Ailem onlardan gerçekten hoşlanıyor. Eğer biran önce Büyük Britanya'ya (İngiltere) dönmez isen ailemin bazı kararları değişecek ve beni kesinlikle istemediğim bir erkekle evlendirip ada sahibi fakat mutsuz olan bir kraliçe yapacaklar. David, sana ihtiyacım var! Ne olur o lanet savaşlardan uzaklaş ve buraya dön, seni özledim. Baykuşuma iyi bak...

 

                                                   Sevgili sevgilim, sevgilerle;

                                                             Cassandra Lucy CALANTHE  ''

 

Ben Cassandra, kısaca Cassy yâda Lucy diye hitap edilmesinden hoşlanan, reşit olmasına sadece 6.5 ay kalan gencecik kızım. Tabii ki de 19. Yüzyılda reşitlik olayları mevcut! Hadi ama! Hangi devirde yaşıyorsunuz böyle? Sizin bir sırrınız var mı? Benim var. Öncelikle atlara karşı tapılası bir hastalığa ve durmak bilmeyen çocuksu ruha sahibim. Ailem Calanthe* olarak soylu insanlardan sayılırız, sayılırdık. Ben evi terk edene kadar, evimiz de bana yardımcı olan Julie'yi ve dadım Hannah ile Bay Muo'yu gerçekten özleyecektim. Bay Muo köpek olabilir lakin ona saygı duyulmasından gerçekten hoşlanan tatlı bir bebek. Henüz 3 aylık ve geceleri ağlıyor! Babamın bana yasak getirdiği, pantolonlarından birini kaptım ve kemerimin kenarında duran hançeri sıkıca yerleştirdim. Aslında evi terk etmiyordum, ufak bir yürüyüştü ailem beni önemseyene kadar gizlenecektim. Onun bunun çocuğu olan lanet olası... Ops! Lanet okuduğum için üzgünüm Tanrım, her neyse o Jacqueliny ailesinin benden 7 yaş büyük olan oğulları Christian ile gerçekten evlenmek istemiyordum. O insanlar kökü incil ismime dayanan bir soyad taşıyorlardı ve dinen bir bütünlük istemiyordum. Duyumlarıma göre o sarışın ve çapkın bir beyefendiymiş, en kötüsü ise atlardan nefret ediyor ve evinde ki geyik başlarından –duyumlarıma göre dayanıyorum- oluşan bir beyefendinin(!) beyefendi olmasını beklemiyorum. David mektubuma geri dönmemişti. Onu özlemiştim, bilmiyorum... O eğer bu mektubu eline geçirdiyse ve umursamadıysa her şey bitmişti, her şey. Bayan Glaries'i alıp küçük çantalarımı yerleştirip sırtına bacağımı açarak bindim, Bayan Glaries yaşlanmış olabilirdi ama bir 5-10 sene daha beni taşıyacak ve yaşayacaktı buna emindim. Evime ve açık balkonuma el sallayıp ağaç kabuğundan daha pürüzsüz renge sahip olan kahverengi-turuncu saçlarımı rüzgârda dalgalandırdım. Bu bir sonsuzluk muydu? Yoksa sonsuzluğun kıvrandırıcı başlangıcı mıydı?