2

18.5K 1.6K 1.2K
                                    

"Biliyor musun, seni hiç sevmiyorum."

Parmakları beşiğin tahta yerlerini tutan Jeongguk, beşikte yatan bebeğe doğru eğilmiş ve onun gülümseyen suratına karşı konuşmuştu. Evlerine geleli neredeyse bir ay oluyordu, Jeongguk bu bebeği hala sevmiyordu fakat bebek ne zaman onu görse elleri ve ayaklarını hızlıca sallıyor ve mutlu olduğuna dair sesler çıkartıyordu.

"Neden gülüyorsun, komik bir şey mi söyledim?"

Taehyung her şeyden habersiz tepesinde dikilen ve kocaman gözleri olan çocuğu izlemeye devam etti. Daha küçücüktü ve türü belli olmamıştı. Fakat o kadar güzel bir suratı vardı ki ailesi onun bir omega olacağını düşünüyordu.

Jeongguk ise alfa olacağından emindi. Daha beş yaşında olmasına rağmen kendini çok güçlü olarak görüyordu ve bir an önce bu bebekten kurtulmak istiyordu.

Çünkü ailesi bir tek onu sevebilirdi.

-

"Hyung, beni de bekle lütfen!"

Beş yaşına yeni girmiş olan Taehyung önden hızlı adımlarla yürüyen hyunguna yetişmeye çabalıyordu. Attığı her büyük adımda tombul yanakları sallanıyor ve ona hoş bir görüntü veriyordu. Büyüdükçe artan güzelliği ise insanda onu ısırma isteği yaratıyordu.

Fakat tüm bunlar Jeongguk'un umrunda değildi. O sadece peşindeki çocuktan kurtulmak istiyordu. Adımlarını hızlandırıyor ve oldukça hızlı hareket ediyordu fakat bu velet onu rahat bırakmamaya yeminli gibiydi.

Bu yaşına kadar ona asla iyi davranmamıştı -bazen onu ağlattığında susması için şeker vermesini saymıyordu- ama bu çocuk ona o kadar bağlanmıştı ki sürekli yanında duruyor ve gülümseyerek ona bir şeyler anlatıyordu. Onu yanından kovsa bile dakikalar içinde tekrar dibinde bitiyordu.

Sonunda adımlarını durdurduğunda sinirle bir soluk almış ve sert sesiyle konuşmuştu. "Arkadaşlarımın yanına gidiyorum velet, beni rahat bırak!"

Taehyung hızını alamayıp hyungunun sırtına çarptığında kendini yerde bulmuştu. Alttan ve büzdüğü dudaklarıyla tepesinde dikilen çocuğa bakarken kırgınlığını sesine yansıtarak konuşmuştu.

"Ama hyungie evden çıkmadan seninle gelebileceğimi söylemiştin."

Jeongguk sadece göz devirmişti. "Evet belki ağlamayı kesersin diye. Şimdi eve dön."

Ardından arkasını dönerek uzaklaşmıştı oradan, yere düşmüş olan küçüğe bir yardım eli bile uzatmadan.

-

Uyumak için yatakta rahat bir pozisyon aldığında derin bir nefes almıştı. Dışarıda deli gibi yağmur yağıyordu ve çıkardığı ses hoşuna gidiyordu. İşte şimdi uyumak için hazırdı.

Koridorda duyduğu ayak sesleriyle gözlerini aralasa da umursamamaya karar vererek tekrar kapadı. Adım sesleri tam kapısının önünde durduğunu anlamıştı. Ancak aradan birkaç dakika geçmesine rağmen hiçbir hareketlenme olmayınca şüpheyle açtı gözlerini.

Sessiz olmaya özen göstererek odasının kapısına doğru yürüdü ve bir süre dinledi. Arka taraftan gelen nefes seslerini işitebiliyordu. Çattığı kaşlarıyla bir hışımla kapıyı açtığında önüne düşen bedenle gözleri kocaman açılmıştı.

Taehyung kapının açılmasıyla beraber sırtı yerle buluştuğunda neye uğradığını şaşırmıştı. 'O' şeklini almış dudakları ve kaldırdığı kaşlarıyla tepesinde dikilen hyunguna bakmaya devam etti.

permission to love | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin