3. BÖLÜM |KIRARIM KALBİNİ DEĞİL KEMİKLERİNİ

220 30 67
                                    

3.BÖLÜM

KIRARIM KALBİNİ DEĞİL KEMİKLERİNİ

Jungkook öfkeden delirmek üzereydi. Normalde pasif olan. Kimse ile bir konuşması olmayan sadece okula gidip gelen bir çocuktu. Okuldaki diğer zorba öğrencilere bile sessiz kalırdı. Çünkü Yoongi onu sevene kadar kendi evinde bile bir fazlalıktan ibaretti. Küçücük dünyasında sadece abisi Yoongi ve boyaları vardı.

Şimdi ise karşısındaki siyah saçlı, kısa boylu çocuğun yüzünü dağıtmak istiyordu. Müdür odasında üstü başı dağılmış, her tarafı renkli boyalarla kaplanmış iki genç karşı karşıya duruyordu. Jungkook'un kaşı ve dudağı patlamışdı. Karşısındakinin ise burnu kanamış. Dudağı ve kaşı patlamıştı. İkiside sessizce birbirine bakıyorlar dı. Jungkook karşısındakine kaşları çatılı bakarken. Karşısındaki ona gülümsüyordu. Kapı tıklandı iki kere.

"Girin" yaşlı, göbekli müdürün sesinden sonra Kapı açıldı. Müdür içeri gireni görünce ayağa kalktı.

"Hoş geldiniz Bay Kim." Müdür elini uzattı. Taehyung gülümseyerek müdürün elini sıktı

"Hoş buldum Müdür bey. Sorun nedir?"

Müdür ellerini göbeğinde  birleştirdi ve yapmacık gülmesi ile konuştu. Nede olsa veliler onun gelir kaynağı. "Jimin yine bir kavgaya karıştı. Ama bu sefer ben de şaşırdım Bay Kim."

Taehyung bir kaç adımda Jimin'in arkasına geçti ve ellerini Jimin'in omuzlarına yerleştirdi. Hafifçe Jimin'in kulağına doğru eğildi. "Yine mi Jimin?"

"Şaşırdığını şey nedir peki." Müdür eli ile Jungkook'u göstererek yerine, koltuğuna geçti.
"Okuldaki bir çok çocuğun hayalet öğrenci olarak adlandırdı Junkook ile kavga etti. Bu çocuk hiç müdür odasına gelmez. Kimseye karışmaz. Ama bu gün ne oldu bilinmez. Resim atölyesinde kavga etmişler. Atölyede bir tane  boya kalmamış tuvaller, önceden çizilen resimler hepsi mahvolmuş duvarlarda tabi. Nöbetçi  öğretmen Jimin'i getirince şaşırmadım tabi. Her gün burada nede olsa. Ama Jungkook'u görün e çok şaşırdım."

Taehyung Jungkook'a baktı. Yirmi dakika önce hikayesini dinlediği Jungkook bu Jungkook olamazdı değil mi?

"Müdür bey gerçekten ço-" Taehyung daha sözünü tamamlamadan kapı ikikere tıklayıp herhangi bir cevap beklemeden açıldı. Yoongi içeriendişe ile girdi. Etrafına bile bakmadan hızla kardeşi Jungkook'un yanına gitti. Jungkook'un yüzünü elleri arasına alıp sağa sola doğru kontrol amaçlı hareket ettirdi.

"Jungkook bu halin ne? Ah dudağın patlamış. Sikeyim kaşında patlamış. Çok acıyor mu?  Yüzünün haline bak. Kim yaptı bunu?" Sonlara doğru sinirlenmeye başladı Yoongi. Kardeşini 12 yaşından beri zarar görmüş şekilde görmemişti. Şimdi onu böyle görmek yine ve yine engel olamamak Yoongi'yi sinirlendirmişti.

"Ben yaptım." Jimin ukalaca konuştuğunda Yoongi sinirle arkasını döndü. "Kimsin sen he amına ko-" arkasını döndüğünde karşılaştığı yüz ile öylece kalakaldı. "T-Taehyung."  Aynı şaşkınlık Taehyung'u da sarmıştı.

"Yoongi"

"Ne işin var burada?" Taehyung göz kamaştıran kare gülümsemesini gözler önüne serdi. Elinin altındaki Jimin'in omuzlarını sıktı. Jimin Taehyung'un elleri altında şekilden şekile girmişti. Tae gözleri ile Jimin'i işaret ederek.

"Bu kuzenim Jimin. Ve onun sayısız kavgaları. Ben haftada üç kez buraya geliyorum. Yabancı değilim."
Yoongi anladım dercesine kafasını salladı. O sırada müdür konuşmaya dahil oldu. "Gençler ben sorunun ne olduğunu tam anlamadım kavga etmekten anlatamadılar. Benim aşağıda işlerim var. Bu Jungkook'un ilk kavgası olduğu için yazılı bir ceza vermek istemiyorum. Siz konuşun halledin. Ben gelince cezalarını vereceğim."

HIDDEN  | TAEGİ Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz