tür: fluff, sfw.
ps: timeskip.
yorum yapmayı ve bölüme oy vermeyi unutmayın!🎲
⊱ pi (π) ⊰
Güneşli ve boğucu hava içini eritse bile sesini çıkarmadın, onun binbir güzel düşünce, büyük bir heyecan ve sonsuz hevesle yaptığı bu anı hiç bozmak istemezdin.
Arabadan indiğiniz anda seni kucaklayarak ormanın içine kadar taşımıştı, ne kadar direnirsen diren seni sımsıkı sarmıştı. Örtüyü serip yere oturduğunuzda elindeki sepeti yere koydu ve içinden meyveler, cipsler, sandiviçler, tatlılar ve içecekleri çıkarttı.
Yaptığı bu jesti çok beğenmiştin, son zamanlarda ikiniz de yoğundunuz ve değerlendirebileceğiniz anlar çok kısıtlı oluyordu. İşleriniz yüzünden o kadar az görüşüyordunuz ki, her buluştuğunuzda Fushiguro bundan dert yanıyor ve sana söyleniyordu.
Piknik de onunla yapmak istediğin bir etkinlikti, birlikte yapacağınız tüm aktiviteleri not aldığınız o defteri okumuştu demek...
Bu düşünce yanaklarının kızarmasına neden oldu.
"Seni seviyorum, Megumi Fushiguro."
Sen bunu söylediğinde Megumi'nin yüzündeki gülümseme büyümüştü ve görülmeye değerdi. Ellerini arkasına yasladı, kafasını gökyüzüne kaldırdı ve büyük bir kahkaha kopardı.
"Şu an o kadar mutluyum ki Y/N..."
Megumi, seni yine dudaklarından öptü.
Arkasında bir kutu vardı, ellerinin titremesinden dolayı veremediği bir kutu. Lacivert, üzeri altın renkli işlemeli, sert kapaklı, kare bir kutuydu bu. Saatlerdir avucunda saklıyordu, kalbindeki yarışı ve ellerindeki terleri durdurabilirse sana verecekti.
Aslında buna alışkın değildin. Fushiguro hep cesur, utanmaz, açıksözlü ve sabırsız biriydi. Kutuyu ve içindekini Yūji sayesinde bilmene rağmen buraya geldiğinizden beri suskundu.
"Uhm... Tanıştığımız ilk günü hatırlıyor musun?" dedi, Megumi.
Bilet bankosundan ayrıldığın sırada, sen boş koridorda yürürken biri, sana bağırıyordu.
"Hey! Durun!"
Arkadan gelen bir erkek sesi vardı, nefes nefese kalmıştı. Adımlarının sıklığından ve çantadaki metal anahtarlığın çıkardığı sesten dolayı koştuğu anlaşılıyordu.
Koridorun diğer ucundaki lacivert saçlı adamı fark ettin, adımlarını durdurdun, arkanı döndün ve onun koşuşunu izledin. Yanına vardığında, ellerini dizlerine koyarak eğildi ve derin nefesler aldı. En sonunda, vücudu dikleştiğinde, karşındaki adamın kıpkırmızı yüzünü gördün.
"Elinizdeki bilet... Ona çok ihtiyacım var. Lütfen, istediğiniz kadar para vereceğim, lütfen... Onu bana verin, lütfen..."
Kaşlarını kaldırarak o adama baktın, yalvaran gözlerle sana bakıyor ve ağladı ağlayacak gibi gözüküyordu. Bu kadar mı ihtiyacı var, diye düşündün.
"Haftalardır... Haftalardır, bu fakülteye adım attığımdan beri, bu semineri bekliyorum. Lütfen... Vize ödevim için bu seminere çok ihtiyacım var..."
"Matematik mi okuyorsun?" diye sordun, şaşkınlıkla.
"Evet... Hoca vize için tez istedi ve-"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
jujutsu kaisen one-shots
Fanfictionjujutsu kaisen one-shot'ları. • jujutsu kaisen × fem! reader. • bazı bölümler cinsellik içerir.