SZ • 18 |❝Ateşten Yapılmış Kırmızı Kurdeleler.

25.3K 1.2K 4K
                                    

Herkese yepyeni ve uzun bir bölümden merhaba! Umarım yine beğendiğiniz bir bölüm olur ve keyifle okursunuz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Herkese yepyeni ve uzun bir bölümden merhaba! Umarım yine beğendiğiniz bir bölüm olur ve keyifle okursunuz. Verdiğiniz destekler ve oylar için yüzbinlerce kez teşekkür ederim. 

Bu bölüm +16 öge içermektedir.

Bölüm düzenlenmiştir. Okumanız gereken kısım en sondaki Karan ve Ahu'nun son sahneleridir.

🖤🕸️🖇️

Gökyüzüne benzeyen sevinçler, insanın yerçekimine karşı koymasını sağlardı. Demek ki birinin sizi önemsediğini hissettiğinizde, dünyanın yasalarına karşı koyacak gücü de hissedersiniz. Annem beni önemsiyordu mesela. Her zaman yanımdaki ve arkamdaki güç olmuş, beni her daim koruyup kollamıştı. Karan.. Karan'dan ise pek emin olamıyordum. Henüz hayatımda bir aydır vardı ve hareketleri fazla tutarsızdı. Hastalığı konusunda benimle konuşmuyor, kısa ve yetersiz açıklamalarla beni geçiştiriyordu. Sarf ettiği yalanları yaptığı hatalardan daha çok canımı yakıyordu ama bu onu bilmiyordu. Bana açık konuşmak yerine yalanları tercih ediyor asla ama asla kendinden ödün vermeyip hem kendine hem bana zarar veriyordu. 

Gözlerimin önü bulanalı ne kadar oldu bilmiyordum ama havadaki karanlık üzerinde fazla zaman geçmediğinin işaretiydi. Boğazım fazlaca yanıyordu ve yutkunamıyordum. Kulaklarımın çınlamasına rağmen odadan gelen sesleri işitebiliyordum. Duyduğum ses Karan'a ait değildi. Onun sesi daha sert ve kalındı. Gökhan.. Hayır o hiç değildi onun sesi daha çocuksu ve kalındı. Üzerimdeki yorganın bedenimi terlettiği hissi her geçen saniye arterken kimin olduğunu merak ettiğim erkek sesi tekrar patlak vererek "Ben gelmeseydim ne olacaktı?" diye bağırdı. Sanırım Ekin'in sesiydi. 

Hareket etmeyen bedenim tahminimce yatakta uzanıyordu ve bulunduğumuz oda Karan'ın yatak odasıydı. Uzandığım yastık o kokuyordu çünkü. Zorlukla kımıldatabildiğim işaret parmağım üzerime örtülen yorganın köşesinde duraksarken kolumda hissettiğim sertlikle yutkundum. İğne gibi bir histi ve sanırım serumdu. "Neden hala uyanmıyor?" diye bağırdı Karan. Sesi kırgın, sinirli ve birazda endişeliydi"Ben geldiğimde nefes almıyordu kız Karan, ölüyormuş az kalsın. Nasıl hemen uyanmasını bekliyorsun?" Odada ani bir hareketlenme olurken üzerimdeki yorgan hızla çekildi ve bir el aceleyle alnıma dokundu. "Ateşi hala düşmüyor. Bu siktiğimin ilaçları bir boka yaramıyor mu!" Dudaklarımdaki yanmayı ve boğazımdaki susuzluğu bende hissediyordum. 

"Asıl senin ilaçların bir boka yaramıyor mu? Nerede lan kullandığın ilaçlar ha, kafana göre bırakılır mı onlar aptal herif!" Alnımdaki dokunuş çekilirken oturduğum kısma bir ağırlık geldi ve yatağın uç kısmı hafifçe aşağı çöktü. "Bir daha bana hakaret edersen Ahu'nun yanına seni de uzatırım." Ne demekti şimdi bu? Ona yardım etmeye çalışan arkadaşını öldürmekle mi tehdit ediyordu? 

SİYAH ZAMBAK (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin