🌜🌛•54•

429 38 63
                                        

Şarkı: Lauv - Tattoos Together

İyi okumalar💜

"Açelya, güzelim azıcık yavaşlayabilir misin? Şu an cidden haksız yere trip yiyorum." Arkamı dönüp tek kaşımı havaya kaldırdım.

"Haksız yere mi? Bence gayet de haklıyım. Hem yavaşlamıyorum."

"Güzelim Tosun senden bana geldiyse ve sana geri dönmediyse bu nasıl benim suçum oluyor?" Omuzlarımı bilmem dercesine hareket ettirip ilerlemeye devam ettim.

"Ama siz de çok memnundunuz halinizden. Gülüyordunuz o halimi görünce. Çok mu komikti?" Kollarımı önümde bağlayıp ilerlemeye devam ettim. Bana yetiştiğinde arkamdan bana sarıldığında adımlarım durmuştu. Çenesini omzuma çok bastırmadan koydu.

"Tamam bir daha gülmem anasını satayım. Vallaha gülmem." Bu hali gülmeme sebep olmuştu. Ellerini karnımda bağladığında ellerimi elinin üstüne koydum ve yavaşça yürümeye başladık. Boynumdan öptüğünde omuzlarım istemsizce havalanmıştı ve yüzümde de aptal bir sırıtış oluşmuştu. "Çok mu tatlısın ne?"

"Sensin o. Hem her trip attığımda bunu yaparsan ben niye trip attığımı unuturum ki." Bu seferde yanağımdan öpmüştü. "Ya baksana pisliğe bilerek yapıyor." Yanağımdan bir kez daha öptüğünde güldüğünü hissetmiştim. "Bak şu sinir şeye. Konuşmuyor bir de." Kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda o da bana bakıyordu. Bu seferde alnımdan öpmüştü. "Bak iyi alıştın ha öpmeye. Yok sana öpücük möpücük daha."

Kollarının arasından ayrılmaya çalıştığımda daha da sıkıca sarılmıştı ve göğsüne bastırmıştı. "Yerin güzel bence. Böyle kalalım." Kafamı onaylayarak sallamıştım. Yerim güzeldi sonuçta. Yürürken bir yandan da saçlarımın arasına buse konduruyordu. Önceden böyle şeyleri biri yanımda yapsa eminim çok garip bakardım ama şu an hoşuma gidiyordu.

"Ben seninle ne yapacağım? Senden hiç ayrılasım yok. Sonsuza kadar böyle kalalım mı?" Yüzüme ciddi ciddi bakıyordu şu an ve bu hali gülmeme sebep olmuştu.

"Emir markete geldik. Daha bıraksan mı diyorum? Kolların da maşallah bir kavradı bırakmaya niyetleri yok." Saçlarımın arasına son bir kez buse kondurduktan sonra istemeyerek de olsa geri çekmişti kollarını.

"Çünkü niyetleri yok." Kafamı iki yana salladım ve elini tuttum. Markete beraber girmiştik. Umarım o kız buradadır. Çünkü onun için buraya gelmiştik. Ne kadar da sözüme sağdık biriydim değil mi? Aslında işime gelince demek biraz daha doğruydu.

"Başka bir şey istiyor musun?" Kafamı iki yana sallamıştım. Yanımda Emir varken söyleyin bana nasıl yemeğe odaklanayım? Ellerim ellerinin arasındaydı hâlen daha. Çikolataları boşta kalan elimle tutuyordum. O ise sütleri tutuyordu. Ben bu çocuğu yerdim ama cidden. Olmayan şansım sanırım bir kez uğramaya karar vermişti.

Kasaya doğru gittiğimizde o kızı aradı gözlerim. Öyle gelmiştik ama burada olmama ihtimali de vardı. Umarım buradaydı. En sondaki kasanın orada onu gördüğümde Emir'i tuttuğum elinden tutup peşimden sürüklüyordum. "Bak orada. Şanslıyız ha."

"Ben senin yanındayken hep şanslıyım biliyor musun?" Kafamı ona çevirdim ve iki yana salladım. Yılışık şey. Ama bu halleri hoşuma gitmiyor dersem yalan söylemiş olurdum. Böyle burnunu ısırasım geliyordu.

Kasaya gittiğimizde önce önümüzde duran müşteri ile ilgileniyordu. Tuttuğu elimi kafamın üstünden geçirip kendine doğru çekti ve saçlarımın arasına tekrardan bir buse kondurmuştu.

Tamam, sakin olmalıydım.

Ama olamıyordum.

Kalbim de çok yardımcı oluyordu zaten. Sıra bize geldiğinde eski halimize dönmüştüm anında. Kız bizi görünce gülümsemeye başlamıştı.

•Misafir Çocuğu• |¾TextingWhere stories live. Discover now