Ben Asenath. Prens Seth'in biricik hizmetkarı. Bir Firavun olduğunda, uğruma kendi kız kardeşini öldürdü.
Ben Asenath. Canı beş para etmez bir köleyken, Mısır'ın Kraliçesi olan Asenath.
&
Binlerce yılın sonunda lahiti ilk kez aralayan kişi olma ş...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Lütfen VOTE vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın canlarım ✨🍀💓
✨Ve yazım tarzımı beğenen arkadaşlarımı İki Yangın Arasında adlı Osmanlı kurguma bekliyorum✨
Birkaç Gün Sonra
"Emrettiğiniz üzere Arel ile arkadaşını güvenli bir yere götürdüm hanımefendi."
"Güzel." dedim kendi etrafımda yüzüncü kez dönerken, aniden olduğum yerde durdum ve başımı çadırın üst kısmına kaldırarak bir süre sessiz sessiz düşündüm. Bir sonraki hamlemin ne olacağını hesaplamıştım fakat tek başıma olduğum müddetçe bu hamlenin, Seth'in düşmanları üzerinde hiçbir etkisi olmayacaktı. Horus'un bir hata yapmamasını ümit etmekten başka yapacağım bir şey kalmamıştı, yüzümü genç adama döndüğümde taleple bana baktığını gördüm ve gülümsedim "Bu iyiliğini unutmayacağım."
"Teşekkürler hanımefendi, aklınızda ne var?"
Ellerimi önümde birleştirerek ona süzen bir bakış attım "Prens Seth nerede?"
"Elçilerle görüşüyor."
Başımı hafifçe sağ tarafa yatırdım ve parmaklarımın ucuyla boynuma dokundum "Prensimizi rahatsız etmeden bu işin içinden sıyrılmak istiyorum, ama pek mümkün görünmüyor."
"Her ne yaparsanız yapın Prens sizi yargılamayacak."
"Nasıl bu kadar emin olabiliyorsun?"
"Her şeyi Prens Seth için yaptığınızı herkes biliyor, bir kadın kolay kolay sarayın entrikalarına karışmak istemez- eğer saraylı değilse."
"Kim bilir belki de haklısındır." Birkaç adımın ardından uzun zamandır Nour'un yanında olan ve Seth'in sadık hizmetkarlarından olan Adom'un karşısındaydım, elimi onun sol omzunun üzerinde bırakarak "Benim için Hekimi çağırır mısın?"
"Tabii." dedi ve önümde saygıyla eğildikten sonra hızla çadırdan ayrıldı, Vezir Nour'dan bizzat onu talep etmiştim bugün için ve hiçbir konuşmamız böylece şüphe çekmeyecekti. Ve Adom'un Vezir Nour'u ayakta uyutacak kadar zeki bir genç olduğunu da biliyordum, Seth bana ondan uzun uzun bahsetmişti bizzat tanışma fırsatı bulamadan önce.
Dakikalar geçerken çadırın kapısı yeniden açıldı ve ben de oturmak üzere olduğum sandalyeden uzaklaşarak Hekime yaklaştım. Ellerini önünde bağlamıştı ve hafif bir baş selamı verdikten sonra "Emrinizdeyim." diye fısıldadı.
Dudaklarımda soğuk bir ifade vardı "Elçilerden birini yanıma getirmeni istiyorum."
