Aras büyük plan

918 137 50
                                    


"Güçlerini istediği zaman kullanamıyor. İçindeki ateş onu koruyor. Öfkelendiğinde kanı aleve dönüşüyor. Eftelya ilerleme kaydediyor." Mert rahat bir nefes veriyor. Suna gözlerini yumup gülümsüyor.

"Sanırım Eftelyaya bir can borçluyum."diyor Hazar. Kapı tıklanınca "Gelebilirsin." Diye sesleniyorum. İçeriye Funda giriyor. Bana bakmamaya çalışınca "Gel otur Funda." Sesimi düz tutuyorum. Hazarın yanına geçiyor. Kız kardeşimin hastahane yatağı büyük ve rahat olmasa burada sıkışırdık.

"Neden burada oturuyoruz? Benim odama gidelim." Diye homurdanıyor Mert. "Bence de ,"diye ekliyorum. Ayağa kalkıp peşisıra odadan çıkıyorum. Mert'in odasına giriyoruz. Elektrik mavisi eşyaları göz çarpıyor. Baya büyük ve uzun cam bir masa dikkatimi çekiyor. Üzerinde bir filmin karakterleri var. Oldukça küçükler. Yürüyorlar,konuşuyorlar,kavga ediyorlar. Arka tarafta kendi sırasını bekleyen fantastik kahramanlar var. Başka tarafta bir cadde ve tren yayları var. Büyük ihtimalle baş Kahraman olduğunu tahmin ettiğim,karyolasına uzanmış en iyi arkadaşının onu sırtından vuruşunu dile getiriyor. Sanki bir filmi ekranın içinde değil canlı olarak izliyorsunuz izlenimi veriyor. Bir kız karakter kapıyı çalmadan açıp baş karaktere tokat atıyor.

Mert arkamdan gelip "Dostum bunun için çok uğraştım. Bunlar oyuncak falan değil. Insan kadar gerçek gözüküyorlar. Ama parmak kadarlar." Genişçe sırıtıyor. " Muhteşem. Bu sarayda o kadar çok inanılmaz şey gördüm. Ama bu gördüklerimin en iyisi." Diyorum omzuna vurarak.

Göğsünün kabardığını görünce gülüyorum. Mert'in gözleri Suna'ya kayıyor. Suna ona kaçamak bir bakış atıp Funda ile konuşmasına geri dönüyor. Onlar çoktan koltuklarına yerleşmişler bile. "Hadi gel gidelim."bana sırıtarak bakıyor. Ona karşılık vererek " Suna Seni bekliyor." Deyince yerin dibine girdi. Ben Hazarın yanına geçip Mert'de sunanın yanına geçiyor.

Mert'e çılgın kızla sana bol şans bakışı atıyorum. Bunun karşılığında teşşekür ederim diye fısıldıyor. Şakalaşmayı bırakıp asıl konuya geçiyoruz. Funda oldukça şaşkın. Eftelyanın Hazarı kurtardığını öğrenmiş. "Fundaya herşeyi anlattım." Diyor Suna. "Eğer Biz bir takınsak Eftelyayı kurtaracaksak bir soru sormam gerekiyor." Herkesi teker teker gözden geçirip elimi masanın üstüne koyuyorum. "Varmısınız?"diye soruyorum Yüksek bir sesle.

İlk elini koyan Suna oluyor sonrada Funda. Ardından Mert ve Hazar elini koyuyor. Filmlerdeki yada kitaplardaki gibi " hepimiz birimiz için ,birimiz hepimi için." Diyorum öz güvenli bir ses tonuyla.

Sunanın gözleri dolasada ağlamıyor. Funda kılkurdayarak  sunanın omzuna kolunu atıyor. Mert'in Sunanın gözleri dolsada ağlamıyor. Funda kıkırdayarak Sunanın omzuna kolunu atıyor. Mertin gülümsemesi tüm yüzüne yayılıp Hazarın saçlarıyla oynuyor. Hazar Mertin omzunu şakayla itip gülüyor. Mert gizlice Sunanın saçını hafifçe çekip,Funda yapmış gibi gözüktürüyor. Funda şaşkınlıkla Merte bakarken , Mert gülüyor. Eftelya şuan burada olsaydı belki bende ona sataşırdım. Eftelyanın benim için ne düşündüğünü bilmiyorken,Ben neden saçma sapan hayaller kuruyorumki? Bu düşünce boğazıma yumru gibi oturuyor.

Hazar bu halimi fark etmişçesine bana bakıyor. Hemen kendimi düzeltip en iyi gülümsememle kız kardeşime bakıyorum. Ender Hazarın yanına gelip ayak dibine yatıyor. Hazar kaplanın kürkünü okşayıp kulaklarını kaşıyor. Enderin bu hareketle rahatladığı açıkça belli oluyor. Suna ve Mert aralarında atışırken Fundada onları gülerek izliyor.

Boğazımı temizliyorum. Hepsinin bakışları bana yöneldiğinde rahatça gülümsüyorum. "Bir karar aldım." Mert aklımdakileri okumuşcasına başını iki yana sallıyor. Düşüncelerimi okuduğu için değil,zaten okuyamaz. Yıllardır dostum olduğu için bunu anlıyor. "Eftelyayı kurtarmak için Sunayla birlikte gideceğim." Diyorum gözümü bile kırpmadan. Sunanın kahverengi gözlerindeki heyecan ve mutluluk okunuyordu."Hayır Aras. Olmaz,hiçbir..." Sözünü keserek "Kararlıyım Hazar."diyorum sertçe. Yüzü düşüyor. Şu sesimi nasıl kontrol edemedimki? Telafi edercesine "Bak ben böyle konuşmak istemedim"sesimi sabit tutuyorum. Gözleri doluyor. Hazar asla ağlamaz.hepimizin içinde bunu yapmaz. Ayağa kalkıp yanına oturuyorum. Mert anlayışla gözlerle beni izliyor.

Funda ise hiçbir şey söylemiyor.Ben gizlice plan yaparken Funda benim yalan söylediğimi öngörmüştü.Yüzündeki pişmanlığı görebiliyorum. Hazara dikkatlice bakarak "Sen gelmiyorsun. Suna Ben ve Mert." Duruyorum . Fundaya bakarak "Ve tabii ki de koruyucu cadısı," Funda bu küçük jestimi Bana gülümseyerek ödüyor.

"Pekala.Eftelya kurtulacaksa herşeyi göze almalıyız. "Gözleri kararlılıkla parlıyor. Çenesini dikleştirip emin bir tavırla başını sallıyor. Ne kadar çok gitmek istediğini biliyorum. Bacağındaki sargı Hazarı engellesede itiraz etmiyor.

Suna ya dönerek " Dikkatli olmalısın. Tehlike her an hepimizin yanında." Derin bir nefes veriyorum.

"Olacağım."

"Ben de gelmeliyim." Diye mırıldanıyor Hazar.

"Sen gelmeyeceksin Hazar." Diyorum kesin bir şekilde.

"Ama..."lafını bölüyorum. " Aması yok Hazar. Seni bu halde oraya gönderemem. Asena seni bir daha," öldürmeye çalışmasına ... "yaralamaya çalışmasına izin veremem." Diye devam ediyorum. Beni bir süre inceleyip "Tamam."diyor sonunda.

"Eftelyayı öldürmek için görevlenen bir kadın vardı. Eftelyayı bıçaklamaya çalışırken,içindeki alev kadını duvara çarptırdı. Bu kadını öldürmüştü. Eftelya o kadın yüzünden kendisini sorumlu tutmuştu. Sonra hepimiz bir takım haline geldik.O yalnız değildi. Sonra ilk kelimesi 'plan ne'olmuştu. Hepimiz bu sorusuna sevinmiştik. Adeta bir takımdık." Suna sessizce iç çekiyor.

"Pekala."diyorum Suna'ya güven vererek. Hepsine teker teker bakıp "Plan ne?" Diye soruyorum.


ALEV VE BUZ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin