Gri Melek

5.Bölüm

  Uyarı! Bu bölüm biraz saçma oldu.Kabul ediyorum.Hastayı,başım dönüyor  ve aklıma gelen bütün fikirler saçma sapan.Ama okuyun.Cidden okuyun.Multide Gece ve Güneş var (Yanlışlıkla 8.bölüm yazmışım ulan kimse de demiyor yazarcık sen 5.bölümdesin diye)

  Soğuk suyun ve bu garip sürprizin verdiği şok vücuduma yayıldı.Sözleri kafamda yankılanırken vücudum hareket edemez hale gelmiştim."Seni kendi rengime boyayacağım".Bunu cidden yapacağını düşünmemiştim.Cidden kimin aklına gelirdi ki? Demir gerçekten tahmin edilemez biriydi.Zaten kim bir delinin aklından geçenleri bilebilirdi ki?

  Elimi tuttu ve beni Gece ve Güneş'in yanına doğru sürükledi.Gece sinirli görünüyordu.Bu aptallığı kim yaptıysa kafasına sıkacağı temalı atarlı konuşmalar yapıyordu.Güneş ise gözlerini devirmekle yetiniyordu.Demir yine kulağıma doğru eğildi.

"Bunu benim yaptığımdan bahsetme.Cidden kafama sıkamaz ama sözleri kurşun yarasından daha beter." diye fısıldadı kulağıma.

  Demir'e gülümsemekle yetindim.

"Gece sakin ol biraz.Isıtıcıları açtılar birazdan kururuz.Ayrıca biriniz bir zahmet bana niye buradayız söyleyebilir mi?" dedim biraz sinirli bir ses tonuyla.En nefret ettiğim şeylerden biridir etrafta ne halt döndüğünü bilmemek.

"Bir dakika.Senin elbisen beyazdı.Neden şimdi siyah? Şimdi anlıyorum.Hepsi Demir'in başının altından çıktı değil mi? gözlerimi devirdim.Cidden neden sürekli göz devrilesi şeyler yapıyorlar ki?

  Sorumu takmadı.Cidden sorumu takmadı.Ve Demir ile aptal bir tartışmaya girdi.Saksı değilim ben beni de takın.Beni takabilecek ortamdaki tek ciddi insana döndüm.Yani Güneş!e.Güneş'e döndüm.Hahaahaha ne kadar salak bir espriydi bu ya.Benim de ayarlarımı bozdular.

"Neden buradayız? Biliyorsun biz partilere gelmeyiz."

  Biri elini omzuma attı.O eli kırıp götüne sokabilirdim ama elin sahibinin Cenk olduğunu gördüm.Meymenetsiz şey.

"Çünkü tatlım.Bugün Demir'in şirketi ve adını hatırlamadığım,aptal,gizlice uyuşturucu kaçakçılığı yapan bir şirket anlaşma imzalayacaklar."

  Nefesi bolca alkol kokuyordu.Herifin hayat felsefesi  "hiçbir yere ayık kafayla gitme" olduğu için bu beni şaşırtmadı.Kolunu ittirdim ve Demir ve Gece'ye ölümcül bakışlarımı fırlattım.

"Kavga etmeyi kesin.Anlaşma mı her ne halt imzalayacaksak imzalayalım.Sonra da gidelim buradan.Ayrıca neden bu tarz işler yapan bir şirketle anlaşma imzalıyoruz ki?

  Demir biraz ürkünç bir şekilde gülümsedi.

"Yakında göreceksin Kontes."

  Cenk'e eliyle gel buraya işareti yaptı.Cenk onun peşine takıldı ve arka taraftaki bir kapıdan çıktılar.Üçümüz de bu artizler ne yapıyor bakışları atıp kalıverdik.Elbette onların ani gidişinin etkisinden en hızlı Güneş çıktı.

"Şuradaki yakışıklıyı görüyor musunuz kızlar?" Güneş'le evet anlamında başımızı salladık.

"O bu gece benim olacak." ve yakışıklı adamın yanına uçarca gitti.

  Güneş ile beraber onu görebileceğimiz bir yere geçtik.Güneş'i test etmek için içki teklif ettim.O ise iş başında olduğu için reddederek testi geçti.Votkamı içerken ona gülümsedim.

"Saçının rengini değiştirmişsin." dedim.

  Evet anlamında başını salladı.Pek konuşkan bir tip değildi anlaşılan.Zaten Gece'nin yanında konuşkan bir tip dayanamazdı.Onun dosyasında okuduklarımı bir kez daha düşündüm.Aramızdaki en normal kişi kesinlikle Güneş'ti.Geri kalanlarımız olarak oldukça garip insanlardık.Eğer bizim hakkımızda bir wattpad hikayesi  olsaydı gerçekten çok saçma bir hikaye olurdu.