Ben Asenath. Prens Seth'in biricik hizmetkarı. Bir Firavun olduğunda, uğruma kendi kız kardeşini öldürdü.
Ben Asenath. Canı beş para etmez bir köleyken, Mısır'ın Kraliçesi olan Asenath.
&
Binlerce yılın sonunda lahiti ilk kez aralayan kişi olma ş...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Vote vermeyi lütfen unutmayalım. ❤️
Isis koluma girmişti ve birlikte, karanlık merdivenleri adım adım iniyorduk. Arkamızdaki askerlerin sesleri, Isis'in gürültülü nefesine karışıyordu.
Isis sessizlikten sıkılmış olmalı "Ra ile tanıştın mı?" dedi.
"Hayır." dedim.
"Umarım bahsedildiği gibi değildir."
"Nasıl bahsediyorlar ki?"
"Aman." dedi elini sallayarak "Bilirsin, insanlar kendilerinden olmayanı dışlamayı çok sever. Ra hakkında söyledikleri de bunlardan ibaret. Sorunlu bir çocuk olduğunu duymuştum, ama nihayet onu bizzat tanıma fırsatı elde edeceğim."
"Prenses." dedim hafif bir sesle "Vezirin oğlu olduğunu yeni öğreniyorum."
"Göz önünde olmadığı için, dilde de değil."
Güzel bir cevaptı. Isis'i sevmiyordum hala, ama yine de onun zeki bir kadın olduğunu inkar edemezdim. Zeki olduğu kadar güzeldi de. Açık tondaki saçları, kahkahaları ve cilveli tavırlarıyla, Ra'nın gönlünü çabuk kazanacağını biliyordum. Ama yine de içimdeki bir ses, Ra'dan bu kadar emin olmamam konusunda beni uyardı. Henüz bana karşı bile ne düşündüğünü bilmediğim Ra, bir Prenses olsa da Isis'e nasıl davranacağı muammaydı.
Ra'nın kapısına geldiğimizde, 2 asker yerlere kadar eğildi ve Isis'e selam verdiler. Isis onlara gülümsedi ve kapıyı açmalarını emretti.
Geride kalacağım sırada Isis bana baktı ve "Sen de geliyorsun Asenath." dedi.
"Yalnız konuşmanız daha iyi olmaz mı?"
"Seni burada heykel gibi dikil diye getirmedim herhalde. Benimle gel." kolumu sertçe kavradı ve kendisinden beklemediğim bir güçle, içeriye çekti
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.