Gülümsemeye çalışmaktan yanak kasları ağrıyan genç kız, içine düştükleri iğrenç durumdan kurtulabilmek için kendisine sakin kalması gerektiğini hatırlattı. Karşısında oturan Irmak'a bakarken, ondan hayır gelmeyeceğini düşünerek kıvrak zekâsıyla çıkış yolu aramaya koyuldu. Yanında oturan herifin, dokunuşlarından kaçmak için bulunduğu yerde büzüşen arkadaşı ile göz göze gelince sinirine yenik düşerek kaşlarını çattı. Çevresini kuşatan hıyarlar anlamasın diye dans figürlerine benzeyen hareketlerle ellerini kaldırıp işaret dili ile konuşmaya başladı.
"Allah cezanı versin Irmak, başımıza açtığın derde bak! Ne olacak şimdi?"
"Bilmiyorum! Daha önce hiç gece kulübüne gitmedim, böyle olacağını nereden bilebilirdim ki?"
"Beni dinleseydin ya... Bu adamlar niyeti bozmuş, başımız büyük belada."
"Çok korkuyorum, Pınar! Bir şeyler düşün lütfen, bu geri zekâlılardan kurtulmamız lazım. Ayrıca; sadece beni suçlaman haksızlık, senin yüzünden buraya gelmeyi teklif ettim. Başımın etini yemeseydin..."
"Tamam ya uzatma, şimdi sırası değil. Önce şu sülüklerden sıyrılmayı başaralım eve gidince hesaplaşırız."
"Ne yapacağız?"
"Düşünüyorum! Tamam, buldum... Miden bulanıyormuş gibi davran ama çok gerçekçi olsun. Gerekirse elinle ağzını kapatırken parmağını gırtlağına sok, kus, inanmaları için ne gerekirse yap işte."
"Tamam, yaparım! İşe yarar mı dersin?"
"Evet, kesin iğreneceklerdir. Kusuyormuş gibi yaparken, şaşkınlıklarından faydalanıp koşarak dışarıya çık. Senin arkandan gelmeyi beceremezsem, tuvalete gitmem gerek diyerek arka taraftan kaçmayı deneyeceğim."
"Nasıl?"
"Birinci kattayız, tuvalet penceresi uygunsa oradan atlamayı deneyeceğim."
"Ya değilse!"
"Kızım, filmlerde gördüm, gece kulübü gibi yerlerin mutlaka bir arka kapısı oluyor. Ben bir yolunu bulurum, sen kendini kurtarmaya bak. Dışarı çıkınca arka tarafa dolan, beş dakika bekle bana ulaşamazsan önce kapıdaki korumalara haber ver, ilgilenmezlerse polisi ararsın. Bir dakika bekle, bardaki pislik yine konuşmaya başladı."
Bakışlarını pis çıyana diken genç kız, içki istemedikleri halde ısrarla içmeleri için baskı yapan adamlardan huylanarak dikkat kesildi. Bardaki herifin yüzüne odaklanarak, mesleğinin getirisi olan yetenekle konuştuklarını dudaklarından okumaya başladı. Göz hapsinde tuttuğu adamın söylediklerinden, korktuğunun başlarına gelmek üzere olduğunu anladı. Titremeye başlayan elleri ile bedenine sarılan ayıya vurmamak için kendisini zor tutarken Irmak'a geri döndü.
"Kahretsin!"
"Böyle söyleme, zaten korkuyorum! Ne oluyor, Pınar?"
"O fasulye sırığı içkilerle geliyor. Sakın içeyim deme, yanındaki herife 'İçine ilaçları attın mı?' diye sordu. Kahretsin, sıçtık!"
"Allah'ım, bizi bayıltıp tecavüz etmeyi planlıyorlar! Ay ağlamak istiyorum... Tamam, sakin olmamız lazım, panik yaparsak kaçamayız."
"Nasıl sakin olayım, bizimle âlem yapacaklarmış!" derken yanından gelen sesle yerinden sıçrayarak kısa bir an gözlerini kapattı. Kuşatma altındaki vücudunun, izin verdiği ölçüde dönmeye çalışırken gözüne yaratık gibi görünen herife sırıtmayı denedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bana Ait
RomanceYapmaya çalıştığım şeyin normal olmadığını ben bilmiyor muyum sanki... Her şeyin farkındayım. Sende gördün denedim Irmak... Sevdiğim adamla normal, sağlıklı, mutlu bir yuva kurmaya çalıştım. Her şey yolundaydı, ta ki... Özel durumundan dolayı çocuk...