Ağır Abilerim- 3

Começar do início
                                    

Ve en zoruma giden de asla ve asla ses çıkaramıyor oluşumdu. Sebebini bilmediğim bir şekilde sevdiklerim beni azarlasa bile onlara bir şey diyemiyordum. Bu huyum bir şekilde üstümden atmalıydım aksi takdirde hayatım boyunca ezik ve pısırık bir kız olarak yaşayacaktım.

Havalimanı ve evimizin arasında neredeyse yirmi dakika vardı belki daha çok vardı bilmiyorum ama bildiğim tek şey; eve çabuk gelmemizdi. Çantamı tek omuzuma takıp telefonumu sol elime aldım.

Arabadan indiğim gibi gözlerimi bahçenin ve kapının oralarda gezdirdim. Mert ve Buğra'nın gittiğini görmek içime su serpmişti. Önümüzde duran arabadan en başta Alev abla ardındanda Savaş abim inmişti.

Annem, Bizim geldiğimizi görmüş olacak ki güzel gülümsemesiyle kapıyı açıp, "Hoş geldiniii, sefalar getirdiniz." demesiyle abim de gülümseyip anneme sarıldıktandan sonra yanaklarından öptü. "Hoş bulduk annem."

İlişkilerini hem üzüntü hem de mutluluk içinde izliyordum. Abilerimin, annemle ilişkisi her zaman güzel olmuştu ve ben onları hem çok kıskanıyor hem de çok mutlu oluyordum.

Bazen gerçekten sorunu kendimde arıyordum. Ben mi çok kötüydüm de bana böyle davranıyorlardı, ben çok mu gıcıktım da bana böyle davranıyorlardı, çok mu sinir bozucuydum, çok mu çirkindim?

Yine çıkmaza girdiğimi anlayınca düşünmeyi boş vermiştim aksi takdirde bu soruların cevaplarını hiçbir zaman bulamıyordum. İçeri giren abilerim, annem ve Alev ablanın arkasından ben de içeri girmiştim.

Babam da buradaydı, sanırım işten daha yeni gelmişti büyük ihtimal Savaş abim gelecek diye erken gelmişti, sırf bana ders çalıştırmak için erken geleceğini zannetmiyordum.

Babamla da selamlaşma faslından sonra koltuklara yerleşmişlerdi. Ben de ayakta dikilmenin anlamı olmadığını bildiğim için hemen annemin yanına oturdum. Onlar konuşup, kaynaşırken ben her zaman ki gibi unutulmuştum.

Hep böyle oluyordu, ne zaman eve biri gelse ben birden unutulup köşeye atılıyordum. Gözlerinde bu kadar değersizdim işte, belki de Alev ablaya benden çok daha iyi davranıp ,onu el üstünde tutacaklardı. Düşüncesi bile tüylerimi diken diken etmişken yaşamasının ne kadar zor olduğunu tahmin ediyordum.

Daha fazla burada umursanmamaya dayanamayacağımı bildiğim için ayağa kalkıp odama doğru ilerledim. Zaten gözlerinde o kadar yoktum ki ayağa kalktığımı görmemişlerdi bile.

Odama girdiğimde üstüme rahat bir şeyler giyinip kendimi yatağa attım. Bugün benim için gerçekten yorucu ve yıpratıcı bir gündü. Gözlerimi kapatıp, bir süre dinlendikten sonra telefonuma gelen birkaç bildirim sesiyle gözlerimi açarak telefonumu elime aldım.

Mesajlar Mert'tendi. Mert'in mesajına girdiğimde birinin bile beni düşünmesi gerçekten çok iyi hissettirmişti.

Mert: Şeyma eve geldin mi?

Mert: Abinin arabasının kapının
önünde olduğuna göre, evet.

Mert: Boş boş sorular
soruyorum ya 🤦🏿‍♂️

Mert: Bir de kapınızın önünde
bir tane daha araba var.

Mert: Misafir mi geldi?

Ağır AbilerimOnde histórias criam vida. Descubra agora