Kolejdeki Serseri'nin devam kitabıdır.
Ada, Ateş ve değişiklerin hikâyesi gidenler ve gelenleriyle buradan, yarım bıraktığımız yerden devam ediyor.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Hiç olmadığım kadar ihtiyacım var sana. Kokuna, se...
Nasılsınız, iyi misiniz? Beni soranlar için iyiyim ve teşekkür ederim.🥺
LÜTFEN OKUMADAN GEÇMEYİN!
Biliyorsunuz ki; finallerim başladı ve ders çalışıyorum. Yani bilmiyorsanız bile şimdi öğrenmiş oldunuz gğwğdğdğ bölüm biraz kısa oldu ama gerçekten yapabilecek bir şeyim yok. Bu bölüm böyle tıkandım, yazamadım kaldım.
Bir önceki bölümümüz yılbaşı bölümüydü. Orayı okuduk ve bitti. O BÖLÜM ÖZEL BÖLÜMDÜ. Şimdi bu bölüm 27. Bölümün sonu olan yerden devam ediyoruz. Lütfen bu konuda artık anlaşalım.
~İnstagram: mavininhikayeleri (Bir sonraki bölümün alıntısını vereceğim)
Sınır: 1000 beğeni (Normalde koymayacaktım ama koymadığım zamanlarda emeğe verilen saygıyı hepimiz görüyoruz...)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İyi okumalar.
~
Ada'dan...
Dudaklarıma yapışan Ateş'le birlikte ne yapacağımı bilemediğimde, elimi göğsüne koyarak onu itmeye çalıştım. Göğsünün üzerine koyduğum ellerimi tuttuğunda, ısrarcı dudakları hâlâ dudaklarımın üzerindeydi.
Geri zekalı, hayvanat.
En sonunda kendimi tutamayarak ona karşılık vermeye başladığımda, Kutay'ın, "Oha! Oha!" diye bağıran sesi kulaklarıma doldu.
Gerçekten de olaydı yani.
Nefessiz kaldığımı hissettiğimde Ateş dudaklarını dudaklarımdan ayırarak alnını alnıma doğru yasladı. "Özlemişim." Fısıldayarak söyledikleriyle birlikte kaşlarım çatıldığında, Kutay'ın tekrardan, "Oha! Oha!" diye bağıran sesini duydum.
Ne ohaymış ama arkadaş ya.
"Valla kardişlerim bizim cuma namazları hepten iptal oldu."
"Burada aile var lütfen ayrılabilir misiniz?"
"Ah benim ayyaş kekim sen görme bunları." Ayyaş kek mi?
"Lan o kadar laf ettim hâlâ ayrılmadılar." Kutay kendi kendine konuşuyordu ve biz onu duymamıza rağmen ona cevap veremiyorduk.
Çünkü; şu an tek odak noktam Ateş'ti.
Ateş tekrardan, "Çok özlemişim," diye fısıldadığında, kaşlarım derin bir şekilde çatıldı. Kaşlarımın çatılmasına sebep olan şey ise; ondan bana gelen çok yoğun bir içki kokusu olmuştu.
Evet, içki kokusu.
İçki kokusu!
Zihnim en sonunda bunu algılayabildiğinde hızlı bir şekilde Ateş'in kollarının arasından çıktım. "Leş gibi kokuyorsun." Bağırmamla birlikte Ateş'in kaşları çatıldığında, Kutay'ın gülme sesi kulaklarıma doldu.