' Görev diyorsun ' diye mırıldanan Masal, göğsünde uzandığı adama sarılmış durumdaydı. Az önce yaşadıkları kaçak sevişmeden dolayı nabzı henüz yerine gelememişti.
Kuzey, kadının mırıltısını duymuş ama tepki vermemişti çünkü belliydi ki, kendi kendine mırıldanıyordu. Ondaki bu ısrar ve endişeyi tek bir şeye yoruyordu. Onu da kulakları ile bizzat duymuştu.
Aşk.
' Daha ne kadar yatacağız kızıl cadı? '
' Hı? '
' Görevden döndüğümü söylemiştim '
' Hı? ' derken kafasını kaldıran Masal, adamın neyi kast ettiğini anlamamıştı.
' Açım '
' Hı ' diye bir ses çıkaran Masal ' Ne yapayım? ' diye ekledi.
Kuzey, kadının çıplak kalçasını sardığı eliyle kalçasını avuçlayıp ' Yemek ' diye homurdandı.
Masal, kaşlarını kaldırıp ' Yemek ' diye soru seslenişi ile konuştu.
' Evet, yemek. Acıkan insanlar yemek yer Kızıl cadı '
' HA ve HA. Bu mükemmel bilgi için teşekkürler Kuzey ama anlamadığım bir şey var '
' Rica ederim Kızıl cadı, anlamadıkların konusunda seni aydınlatmak beni memnun etti ' derken sesine alay hakim olan Kuzey 'Nedir anlamadığın bir şey? Söyle, o konuda da seni aydınlatayım ' diye ekledi.
' Ben yemek yapmam '
' Bak bu kötü oldu Kızıl, neden öğrenmedin? Erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer deler, hiç duymadın mı? '
Masal, yüzüne yerleştirdiği sahte gülümseme ile ' YAPAMAM demedim, YAPMAM dedim. İkisinin arasındaki farkı anlayacak IQ'ya sahip olduğunu biliyorum Kuzey, neden kullanmayı düşünmüyorsun? ' dedi.
Kuzey ise kadının küstah haline genişçe sırıtıp ' Bana mı yapmayacaksın yoksa hiç kimseye mi yapmayacaksın? ' diye sorarken kalçasındaki elini usulca hareket ettirmeye başlamıştı.
Masal, kalçasındaki erotik dokunuşlara karşı bağışıklık kazanmaya başladığından hiç teklemeden ' İstemediğim kimseye yapmayacağım ' diye cevap verdi.
' Bu, beni istemediğin anlamına mı geliyor? '
Masal, adamın dudaklarına küçük bir öpücük kondurduktan sonra ' Sana yemek yapmayacağım anlamına geliyor ' diye mırıldandıktan sonra adamın, kendisini yakalamasına izin vermeyerek ayağa kalktı ve çıplaklığını umursamadan yere dağılan eşyalarını giyindi.
Kuzey de, kadın üzerini giyinirken yatakta oturur pozisyona geçti ve sakince beklemeye başladı. Masal, adamın delici gözlerinin üzerinde olduğunun farkında olarak oldukça erotik şekillere girerek üzerini giyinmişti. Dağılan saçlarını da aynı şekilde birkaç kere savurup ' Kafeterya açılmıştır Yüzbaşı, gidip aç karnını doyurabilirsin ' dedi ve ayakkabılarını giyinmek için arkası adama gelecek şekilde döndü ve eğildi.
Kuzey, karşısındaki dolgun kalçalara bakarken kımıldanan erkekliğine içinden küfür etti ve hızla ayaklanıp, kadının arkasına geçti ve eteğini hızla yukarı sıyırıp, kadınlığına yaslandı. Masal, adamın hareketine sinsice gülümserken giyinmekte oyalandığı ayakkabısını giyinip doğruldu.
Kuzey, elbette kadının ne yapmaya çalıştığını biliyordu ama kahretsin! Diye geçirdi içinden, kendine engel olamıyordu. Doğrulan kadının belinden tuttuğu gibi kendisine çevirdi ve dudaklarına yapıştı. Oldukça sert bir biçimde kadının dudaklarına sahip çıkan Kuzey, bir yandan da parmaklarıyla kadınlığına sahip çıkıyordu. Masal, istilaya uğradığı iki yerin yüksek hazzı ile kendini bırakması çok ucun sürmemişti. Parmaklarına yayılan ıslaklık ile kadının dudaklarından ayrılan Kuzey, ıslanan parmaklarını kadının dudaklarına götürüp, dokundurdu ve boğuk sesi ile mırıldandı.
