Ön Söz... Kim gerçek anlamda olmak istediği yerde? Kim yaşamının sadece kendi yaptıklarıyla şekillendiğine inanıyor. Hayır. Bu tamamen bir tiyatro, aslında hepimiz bir oyunun içindeyiz. Kader kaleme alınmış trajik bir komedi belki de aşk ve biz bu oyunda ki rolümüzü oynuyoruz. Kimi Juliet oluyor kimi Hamlet. Herkes üstüne düşen repliği okuyor, olması gerektiği kişi gibi davranıyor çünkü senaryo böyle. Ben de bana yazılan bir kaderi yaşayarak rolümü üstlendim. Oyun belliydi, yapmam gerekeni yaptım. Kendi çevremde sıradan biri olarak yaşadım ve taşlaşmış kalbimi bir kıza bağladım. Yeri geldiğinde yapmam gereken seçimleri yaptım ve sonumun geldiğini gördüm. Her zaman bir seçim hakkı tanındı bizlere verilen en büyük hediye de bu ya. Her anımızda bir seçim hakkımız var ve bunu en doğru yerde kullanmak isteriz. Peki ya ölümün olduğu yerde ne gibi bir seçim hakkımız olabilir? Öğrenmek istemez misiniz? Belki rolleri değişebiliriz.