Jeju'da ilk gün!

3.2K 215 20
                                    

MERHABA ARKADAŞLAR DÜNKÜ BÖLÜMÜN ÇOK KISA OLDUĞUNU DÜŞÜNDÜĞÜM İÇİN BU BÖLÜMÜ BUGÜN YAZMAYA KARAR VERDİM :)

••••••••••••••••••••••••••

Uçak yolculuğu boyunca uyumuştum sanırın çünkü pilotun anonsu ile kafamı Taemin'in omuzundan kaldırmıştım. Bir dakika Taemin'in omzu mu?! Tabi ben onun omzundan kafamı kaldırınca o şımarık çocuklar gibi sırıtıyor bende kızarmış yüzümle ona şaşkın şaşkın bakıyordum. Hemen ona baktım ve "Özür dilerim çok derin uyuyordum, inşallah rahatsız olmamışsındır." dedim. Yine o sırıtmasını takındı ve "Yok canım, ne rahatsızlığı sadece 'biraz' (birazı baskın söylemişti.) boynum aradı!" dedi. Bende tamam o zaman anlamında başımı salladım ve camdan dışarıyı izlemeye başladım. Uçağımız inişe geçtimişti o yüzden Jeju artık görünüyordu. Aslı'nın dediği kadar güzel gözüküyordu. Zaten ben dışarıyı izlerken uçak havaalanına inmiş ve kapılarını açmıştı. Biz business clas'ta oturduğumuz için önce biz indik. Uçaktan iner inmez Jonghyun'un yanına gittim ,ona bir daha teşekkür ettim ve yolculuğunun nasıl geçtiğini sordum. "Sıkıcı." dedi ve gülümsedi. Havaalanındaki yine o birkaç işlemi yaptırdıktan sonra valizlerimizi alarak kapının önündeki lüks otomobile bindik. Yolda ben ve Jonghyun yan yana oturduk ama kimse bizde dahil kimsa ağzını bile açmadı. Yol o kadar uzun değildi ama erken kalkmıştık onun etkisiydi sanırım. Yaklaşık 30 dakika sonra otelimize vardık. Otel denizin kenarında ,oldukça yüksek ve lüks bir görünüme sahipti. İçeri girdiğimizdede şu lüksü, sarah konforunda olarak değiştirdim. Hep beraber resepsiyona gittik ve odanın anahtarını aldık. Hepimiz Suite 2 katlı bir odada kalacaktık zaten bu odanın içinde ayrı ayrı 6 oda varmış o yüzden çokta rahatsız olmadım. Ama yanımda 5 tane oldukça ünlü erkek olunca biraz yanlış anlaşılmakar olabilir diye düşünmekten kendimi alamadım. Herneyse odamız, otelin en üst katındaydı. Ve odanın içi bir villa büyüklüğündeydi ayrıca manzarasıda dillere destan olacak kadar güzeldi. Herneyse bu sırada hepimiz odalara yerleştik ben alt katta tek oda olduğu için ona yerleşmeyi tercih ettim. Diğerleride üst kataki odalara yerleştiler. Odama eşyalarımı yerleştirdikten sonra daha rahat olan kısa turkuaz şırtumu üzerinede Kore bayraklı tişörtümü giyindim. Zaten tam işimi bitirmişken kapı çaldı ve gel diye bağırdım. Hepsi beni bekliyordu, onlarda benim gibi gayet rahat giyinmişlerdi. Otelden çıktığımız gibi sahile indik. Sahilde salaş balıkçılar, pizzacılar ve çadırlar vardı. Dışarıyı izlerken karnımın guruldamasıyla "Ben acıktım, bir yerlerde oturup yemek yiyelim mi?" dedim. Jonghyun hemen söze atıldı ve "İsterseniz şurada bir market var oradan mangallık malzemeler alıp, deniz kenarında mangal yapabiliriz" dedi. Hepimiz ona gülümsedik ve yönümüzü markete doğru çevirdik. Markette yine her zaman olduğu gibi herkes bize bakıyordu. Ama ne onlar ne de ben buna aldırış ediyorduk. Almamız gereken her şeyi aldık ve paralarını ödedikten sonra denizin kenarındaki piknik masalarından birine oturduk. Onew, Key ve Taemin etleri pişirirken bizde masayı düzenliyor ve şarkı söylüyorduk. Bizim işimiz bittikten sonra onlarda yanımıza geldiler ve "YEMEKLER HAZIR!" diye tabiri caiz ise çığırdılar. Masaya oturduk. Hem yemek yiyor hemde Taemin ile sohbet ediyordum. Aslında onunla konuştukça iç dünyalarımızın birbirine oldukça benzediğini gördüm. Herkes yemeğini bitirdikten sonra Key şişe çevirmece oynamayı teklif etti.Bu teklifi kabul etmeyi hiç ama hiç düşünmüyordum çünkü şişe çevirmece ile ilgili hiç iyi anılarım yok ama diğerleri kabul edince bende kabul etmek zorunda kaldım. Key elindeki pet şişenin içindeki suyu yere döktü ve şileyi masanın ortasına koyarak "Çeviriyorum." dedi. Key'in şişeyi çevirmesiyle şişenin Taemin'in önünde durması bir oldu. Daha Key , doğruluk mu cesaretlilik mi demeden Taemin doğruluk diye cevap verdi. Key önce bir düşündü daha sonrada "Şuan hoşlandığın biri var mı?" dedi. Taemin bana baktı ve "Evet!" dedi. Ama bunu söylerken gözünü gözlerimden hiç ayırmamıştı! Taemin lafına devam etti ve "Gerçekten birinden hoşlanıyorum ama onun benden hoşlandığını sanmıyorum." dedi. Bunu derken bir saniyeliğine Jonghyun' a baktı ve daha sonra bana bakmaya devam etti. Yoksa bu çocuk gerçekten benden mi hoşlanıyordu?!
••••••••••••••••••••

YARIN BİR BÖLÜM DAHA YAZICAM :) ÇÜNKÜ YİNE ÇOK KISA OLDU!! BU İLHAM PERİLERİ BEN YAZMAYA BAŞLARKEN BAŞIMA ÜŞÜŞÜYORLAR DAHA SONRA EN HEYACANLI YERİNE GELMİŞKEN GİDİYORLAR! HERNEYSE İNŞALLAH BEĞENMİŞSİNİZDİR.

Kore MaceramHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin